7 Haziran 2011 Salı

Irk Kavgası Fransa'yı Hüzünlendirdi


Son dönemde Fransa'da futbola dair iç karartan bir kota tartışması yaşandı. Son dönemde Paris gezisi üzerine pek çok not aktarmışken, Arap Baharı'nda olduğu gibi konuyu, içine futbolun da dahil olduğu bir haberi paylaşmak istiyorum. Guardian Weekly gazetesinde "Race row leaves France bleu" başlığıyla ve David Hytner imzasıyla yayınlanan haberde, Fransız futbol akademilerinde eğitim aldıktan sonra Kamerun milli takımında oynamayı seçen Tottenham'lı ikili Assou-Ekotto ve Bassong'un konuya dair görüşlerine yer verilmiş.

Irk Kavgası Fransa'yı Hüzünlendirdi

Son beş yıldır İngiltere'de yaşıyor olmasına karşın Assou-Ekotto'nun inanmakta zorlandığı bir durum var. Aynı durum üç yıldır ülkede olan Sebastian Bassong için de geçerli. Fransa doğumlu Kamerun milli takım oyuncuları, takım arkadaşlarına nereli olduklarını sorduklarında, aldıkları cevap Fransa'da yaşayanların sinirlerine dokunacak türden.

Assou-Ekotto, "Tabii ki Britanyalı olduklarını söylüyorlar" diyor. "Önceleri kökenlerinden utandıklarını düşünüyordum; çünkü benim geldiğim yer olan Fransa'da, örneğin bir damla Fas kanı taşıyorsanız dahi, onu ölümüne savunursunuz. Afrikalı olmaktan gurur duyarsınız."

"Ama burada, durum farklı. Belki insanlar ebeveynlerinin Fildişi Sahilleri, Nijerya veya herhangi bir yerden geldiğini söylerler, ama burada olmaktan gurur duyarlar ve Fransa'dan farklı olarak toplum bunu kabullenmiştir. Aynı soruyu Fransa'da sorarsanız, insanlar size 'Kongolu, Malili veya Kamerunluyum' derler; çünkü aidiyet duygusu yok."


Fransa futbolu, federasyon yetkilileri ile milli takım teknik direktörü Laurent Blanc ve milli takım çalıştırıcıları arasındaki bir görüşmenin içeriğinin basına sızmasıyla ortaya çıkan skandal ile çalkalanıyor. Masada, Fransa akademilerinden yetişip, kökenlerinin dayandığı ülkelerin milli takımları için oynamayı seçen çifte vatandaşlık sahibi oyuncular konusu vardı. Bir Clairefontaine ürünü ve eski bir Fransa ümit milli takım oyuncusu olan Bassong'un ismi özellikle belirtilmişti.

Konuşmanın içeriğinin kamuoyu tarafından öğrenilmesi infial yarattı; çünkü Fransa Futbol Federasyonu'nun teknik sorumlusu François Blaquart'ın "çözümü", Fransız eğitim merkezleri ve akademilerine girecek olan 12-13 yaşlarındaki beyaz olmayan oyuncuların sayısını sınırlandırmayı içeriyordu. Siyahi ve Arap gençlerin sayısının %30'u geçmeyeceği bir kota konulacağı iddia edildi. Blaquart an itibariyle görevinden alınmış durumda.

Bassong, kopan fırtınanın içinde adının geçiyor olmasından rahatsız; ancak tartışmanın içinde yer alan görüşlerden duyduğu rahatsızlık çok daha fazla. Bassong, Blaquart'ın kota önerisinin "delice" olduğunu ifade ediyor. Fransa spor bakanının da söylediği gibi, öneri aynı zamanda " yasa dışı, akıl almaz ve sporun ilkeleriyle de bağdaşmıyor."

Bu durumun yarattığı genel hoşnutsuzluk aynı zamanda daha temel soruların gündeme gelmesine neden oldu. Bu soruların en önemlisi de, Assou-Ekotto ve Bassong gibi Fransa'da doğup büyüyen gençlerin neden kendilerini toplumdan (ve milli takımdan) kopuk gördükleri.


Assou-Ekotto, "Bu olaya şaşırdım; ama şok olduğumu söyleyemem, zira bu Fransız toplumunun benim gördüğüm haliyle bir yansıması" diyor. "Bensize başka bir soru sorayım. Stadyumda kendi milli marşları söylenirken insanların yuhaladıkları ve ıslıkladıkları başka bir ülke sayabilir misiniz? Bu, Fransa'da her zaman yaşanıyor. Kalabalığı oluşturan yabancılar değil, sözüm ona Fransızlar; ama devlet ile insanlar arasında bir kopukluk var ve onlar da bunu yapıyor. Ve hala, bir şeyler yanlış giderken yabancıları ön plana çıkarıyorlar."

"Fransa'nın tam kalbinde, Fransa'nın sömürge ilişkisi sayesinde kendini zenginleştirdiği gerçeğine karşın, eski sömürgelerinin kız ve erkek evlatlarını topluma uyduramama veya uydurmaya dair isteksizlik sorunu yatıyor. Bu durumu kabullenmek zor ve Fransa'da işlerin yolunda gitmemesinin temelinde bu yatıyor."


Bassong, "Fransa'da, örneğin, koca bir sakalınız varsa, iş bulmanın İngiltere'den daha zor olmadığını söylersem bu bir yalan olur." diyor ve ekliyor: "Gerçek bu. İngiltere bu konularda daha açık ve insanlar, nasıl giyinirlerse giyinsinler veya nereden gelirlerse gelsinler burada bir şansları olduğunu biliyorlar."

"İngiltere'de insanlar daha açık görüşlü, bu nedenle İngiltere'de oynayan Fransız oyuncular Fransa'ya dönmek istemiyorlar. İngilizlerin düşünce biçimi... Seni her hangi bir şey için yargılamıyorlar. Bir bankaya gittiğinde, dövmesi olan birinin çalıştığı görebiliyorsun. Fransa'da bunu göremezsin. Fransız toplumunun yabancılara olan yaklaşımları üzerine hala çalışması gerekiyor."

FIFA kurallarına göre, oyuncular resmi bir milli maç oynayıncaya kadar milli takım değiştirme hakkına sahipler. Bu durumun en stresli hal aldığı yer ise Fransa.

Bassong'un görüşleri şu şekilde: "Kendime neden böyle olduğunu soruyorum ve onları kesinlikle anlıyorum. Bir Fransa Futbol Federasyonu üyesi olarak, kendi yetiştirdiğin bir oyuncunun seni terk etmesinin bir sorun olduğunu görebiliyorsun. Bunun üzerine neden konuşma ihtiyacı hissettiklerini de anlıyorum; ama bu derin bir mesele ve yalnızca futbol ile ilgili değil."

Kaynak: Guardian Weekly / 20-26 Mayıs 2011

Hiç yorum yok: