29 Eylül 2010 Çarşamba

Bursaspor - Rangers



İlk olarak Bursaspor ile ilgili ilk Şampiyonlar Ligi yazımı ancak 2. maça yetiştirebildiğim için duyduğum üzüntüyü dile getirerek başlamak istiyorum. Çeşitli nedenlerden dolayı uzun süre ayrı kaldığım blogumuza sonunda bu maç ile geri dönebildim. Öncelikle bir Şampiyonlar Ligi yazısında Bursaspor'dan bahsetmenin bile gerçekten çok büyük bir gurur olduğunu söylemek istiyorum. Çok uzun bir geçmişte değil, geçen sezon başına bile döndüğümüzde şu an ki noktaya ulaşılması imkansızdı ama biz şu anda rüya gibi bir macera yaşıyoruz ve guruplardan dahi çıkamasa da sadece katılarak bile ülke tarihinde bir ilki gerçekleştiren ve bu gururu ülkemize yaşatan Bursaspor'a sonsuz teşekkür ediyoruz.

Bu akşamki maça gelirsek; ilk maçta da gördüğümüz gibi en büyük eksiğimiz tecrübesizlik. Valencia maçındaki ilk iki komik gol olmasaydı puan ya da puanlar çok rahat kazanılabilirdi ancak takımın genç ve başarıya aç olması ve her maçın daha da tecrübe katacağı kesin olduğu için bu da her maç için daha da umutlandırıyor bizleri. İlk maçtaki savunma hataları azalırsa ve Volkan ile Ozan'ın gösterdikleri çabaya Sercan'ın da katkıları eklenirse bu akşam Glasgow'dan puan ya da puanlarla dönmek hem de Rangers'ı bu kadar kötü yakalamışken hiç de zor olmayacak diye umuyorum ve Bursaspor'dan yeni timsah yürüyşleri bekliyorum...

Hiç yorum yok: