24 Eylül 2010 Cuma

Hayat yaşanmıyor ki senle olmadan


Gittim sananlar için son bir notu bloga düşmek istedim. Evet yarın saat 11 itibariyle yoldayım; ama Hamburg için uçakta değil, İstanbul için otobüste olacağım. Pazar günü NTV Spor'un izleyici buluşması davet edildiğimden bu yana içim içimi yediğinden en sonunda Hamburg biletimi çarşamba gününe erteleyip İstanbul yollarına düşmeye karar verdim. Zaten Eylül başından beri herkese teker teker veda ederken Beşiktaşımı es geçmek olmazdı. Cumartesi akşamı için Yeni Açık'ta yerimi ayırttım, pazar günü de NTV spor toplantısına katılıyorum. Pazartesi itibariyle yeniden Ankara'dayım. Şimdiye kadar benimle vedalaşan herkese en içten teşekkürlerimi sunarım, vedalaşamadıklarım için ise pazartesi son bir fırsatımız olduğunu hatırlatmak istiyorum (Ey blog ahalisi!)

Yarın yol boyunca aklımda tek bir tezahürat olacak: Henüz ezberime alabildiğim "gücüne güüüç katmaya geldik, formanda teeer olmaya geldik". Tezahürat İnönü'de yankılanmaya başladığı vakit ise tüylerim diken diken olacağından adım gibi eminim. Vedaya son bir şans bulduğum için oldukça mutlu olmama karşın, tezahüratın "Hayat yaşanmıyor ki senle olmadan" kısmına geldiğimde ise eylülün en hüzünlü vedalarından birini yapmakta olduğumu hatırlayacağım.

1 yorum:

moist dedi ki...

hüzün yok, hüzün yok :) şu aralar tatlı bi yoğunluk olsa da buralar güzel be abicim :) digiturk webtv'ni al, hd kalitesiyle izle maçlarını. ben zaten artık bizim maçları bıraktım beşiktaşı izlicem :)

bu arada bloga ilk 3-4 hafta vakit buluyodum, şimdi hiç vakit ayıramıyorum yazı yazmaya.

sampdoria maçını, afellay'ı, psv forması üstüne taktığım, devre arasında kamereya sallayarak stattaki dev ekranlarda sergilediğim galatasaray atkımı yazmak istiyodum oysa ki :)

çok çok küçük bi ihtimal oktoberfest'e gelebilirim bu arada, sen de gelirsen görüşelim :)